Çankırı Darüşşifasında yüzyıllar sonra yeniden şifa nağmeleri icra edildi. “Tarihi Darüşşifada Şifa Nağmeleri” isimli bir program, Batı Karadeniz Üniversiteler Birliği Toplantısı dolayısıyla üniversitemizin davetlisi olarak Çankırı’da bulunan üniversite rektörlerinin de beğenisini kazandı
ÇAKÜ HABER MERKEZİ////
ÇANKIRI Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı icra heyeti tarafından yüzyıllar sonra Çankırı Darüşşifasında “Tarihi Darüşşifada Şifa Nağmeleri” isimli bir program icra edildi. Programa, ÇAKÜ ev sahipliğinde düzenlenen Batı Karadeniz Üniversiteler Birliği Toplantısı dolayısıyla Çankırı’da bulunan; Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Özdemir, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şükrü Beydemir, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hacı Ali Mantar, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamza Al, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılıve misafirler katıldı.
İCRA EDİLEN MAKAMLARLA İLGİLİ BİLGİLER VERİLDİ
Programın açılışında, Çankırı Yazarlar ve Sanatçılar Derneği (ÇAYASAD) Başkanı Yüksel Arslan tarafından Darüşşifanın tarihi ve bugüne kadar yaşadığı serüven hakkında katılımcılara kısa bir bilgilendirme yapıldı. Daha sonra Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı öğretim üyeleri ve sanatçıları yerlerini alarak şifa nağmelerini icra ettiler. Programın icrasında sanat yönetmeni ve ud sanatçısı olarak Prof. Dr. Mehmet Gönül, hanende olarak Doç. Dr. Mustafa Yıldırım, çelloda Dr. Öğretim Üyesi Özcan Çetik, tanburda Öğretim Görevlisi Bünyamin Tilavel, ney’de Öğretim Görevlisi Mustafa Süha Çubukcu, kanunda Araştırma Görevlisi Cafer Sami Erdoğan ve ritimde Muhammet Fırat görev aldı. Programda Hicaz, Hüseyni, Sabâ, Çargâh, Rast ve Mâhur makamlarında insan bedenine etkileri tarihi tecrübelerle tespit edilen klasik eserlerden ve zaman zamanda son dönem eserlerinden örnekler icra edildi. Aralarda, icra edilen makam ve eserlerle ilgili olarak sanat yönetmeni ve ud sanatcısı Prof. Dr. Mehmet Gönül tarafından katılımcılara bilgiler verildi. Program sonrasında, ÇAKÜ Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi tarafından Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi ve Sanat Yönetmeni Prof. Dr. Mehmet Gönül’e günün anısına bir hediye takdim edildi.
ÇAKÜ REKTÖRÜ PROF. DR. ÇİFTÇİ: “BU TARİHİ MEKANLARIN YENİDEN İHYASI İÇİN ÇOK YOĞUN ÇALIŞMALAR YAPILDI”
Programın sonunda bir teşekkür konuşması yapan ÇAKÜ Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, “Çankırı’nın en eski mimari eseri ve medeniyet değeri olan Çankırı Darülhadis binası (Taşmescit) ve Çankırı Darüşşifası (Mevlevihane) üniversitemize tahsis edildikten sonra bu tarihi mekanların yeniden ihyası için çok yoğun çalışmalar yapılmış ve bu tarihi eserler bir bir asli hüviyetlerine kavuşturulmuştur. Kurduğumuz Darülhadis İslam Araştırmaları Merkezi ile halen devam eden geleneksel Hadis okumaları ve Hadis ilmi çalışmaları başlatılmış, Çankırı Mevlevihanesinde 96 yıllık aradan sonra Fatih Çıtlak’ın postnişinliğinde yapılan sema ayini ile Mevlevihane aslî kimliğine kavuşmuş, 1235 yılında Cemalettin Ferruh tarafından inşa edilen Darüşşifa’da yüzyıllar sonra icra edilen bu konser programı ile Çankırı Darüşşifası aslî kimliğine kavuşmuştur. Bu tarihi yapının misyonu bundan sonra planlamış olduğumuz yoğun programlarla devam edecektir. Bugün bu anlamlı programı icra eden Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Mehmet Gönül’e ve tüm sanatçı akademisyenlerimize çok teşekkür ediyorum” dedi.
ÇANKIRI DARÜŞŞİFASININ KISA TARİHÇESİ
Çankırı Darüşşifası, 1235 yılında Cemalettin Ferruh tarafından Darülhadis’in inşasından yedi yıl önce yaptırılmış olup Darüşşifa, Darüssıhha, Bîmarhane ve Tımarhane isimleri ile anılmış ve 15.yüzyıla kadar varlığını devam ettirmiş ve sonrasında Mevlevihaneye dönüşmüştür. Anadolu Selçukluları devrinde Anadolu’da Mardin Eminüddin Darüşşifası, Kayseri Gevher Nesibe Darüşşifası, Sivas I. İzzettin Keykavus Darüşşifası, Divriği Turan Melik Darüşşifasından sonra beşinci olarak inşa edilen bir Darüşşifadır. Burada yer alan birbirine geçmiş yılan motifi ile kadehe sarılı yılan motifi eczacılığın ve tıbbın sembolü olarak kabul edilmiştir. Kaynaklarda birçok hastalıkların tedavi edildiği bir merkez olan Darüşşifada akıl hastalarının müzikle tedavilerinin de yapıldığı belirtilmektedir.